İşçinin İhbar Süresince Çalışmamasına Dair Bilgi Bülteni
- Giriş
İşverenler, iş sözleşmesinde aksi bir hüküm olmadıkça işçinin ihbar süresinde çalışmasına izin vermektedir. Ancak, birtakım hallerin mevcudiyeti durumunda işverenler işçilerini ihbar süresinde çalıştırmamakta, yani faaliyetlerini kısıtlayarak iş görme borçlarından kurtarmaktadırlar.
İşbu bilgi bülteninde “bahçe izni” olarak adlandırılan bu uygulamadan bahsedilecektir.
- Genel Olarak Bahçe İzni ve Kullanım Amaçları
Bahçe izni, genel olarak işçinin ihbar süresinin bir kısmını veya tamamını çalışmadan ancak ücret ve sosyal yardımlardan yararlanarak geçirdiği süreyi ifade etmektedir[1].
İş sözleşmesinin feshi için ihbar süresi tanınması bahçe izninin öne çıkan bir özelliğidir. İşverenler genellikle üretim sırlarını korumak ve işçinin rakip firmada çalışarak kendisiyle rekabet etmesini önlemek amacıyla ihbar süresi içerisinde işçinin başka bir işte çalışmamasını tercih etmektedir. Personeller genellikle bu süre zarfında işverene karşı yükümlü olduğu görev ve sorumluluklarından kurtulur, ancak yine de halen işveren tarafından istihdam edilmekte olduğundan başka bir işveren bünyesinde çalışamaz[2].
Gelinen süreç içerisinde bahçe izni uygulaması, rekabet yasağı ile sınırlı anlamını aşmış, başka amaçlarla da başvurulan bir önlem haline gelmiştir. Bahçe izni, işçinin işyerinde huzuru bozacağından korkulan durumlarda veya cinsel taciz gibi ağır bir eyleminden şüphelenildiği takdirde işyerinden uzaklaştırılmasını sağlayan bir araç olarak da kullanılabilmektedir[3].
İş sözleşmesi ile kararlaştırılan bahçe izni personele mali bir zorluk çıkarmadan, işletmenin meşru çıkarlarını etkin bir şekilde korumaya hizmet etmektedir. Bu izin uygulamasında genellikle işçi, iş sözleşmesini feshetmeden belirli bir süre önce işverene bildirimde bulunacağını, işveren ise bu süre boyunca işçiyi çalıştırmadan ücretini ödeyeceğini taahhüt etmektedir.
Bahçe izninde olan işçi, işyerine gelerek çalışamamakta yahut işyerine gelerek çalışması işveren tarafından yasaklanmaktadır[4]. Ancak, işçi fiili olarak çalışmaya devam etmese de ücretini almaya ve işyerindeki sosyal yardımlardan yararlanmaya devam etmektedir.
İş ve üretim sırları ile müşteri çevresinin korunması işverenler bakımından büyük öneme sahiptir. İş ilişkisi boyunca sadakat borcu gereği işçi, iş sırlarını korumak ve işveren ile rekabet etmemekle yükümlüdür[5]. Her ne kadar işçinin sır saklama borcu, işverenin haklı menfaatinin korunmasının gerektirdiği ölçüde iş ilişkisi sona erdikten sonra devam etse de bu yükümlülük, işçinin eski işvereniyle hukuka uygun bir şekilde rekabet etmesini engellememektedir[6].
Bu nedenle de işverenler rekabet yasağı sözleşmeleri ya da iş sözleşmesine koydukları rekabet yasağı kayıtları ile iş ilişkisi sonrası işçinin kendileri ile rekabet etmesini engellemek istemektedirler.
Hukukumuzda rekabet yasağı sözleşmelerine/kayıtlarına karşı mahkemelere çok fazla başvuru yapılması nedeniyle sözleşmelerin/kayıtların uygulanabilirliği konusunda yargı belirsizlikleri ortaya çıkmıştır. Bu nedenle de işverenler kendi özel bilgilerini ve müşteri ilişkilerini korumak amacıyla rekabet yasağı sözleşmelerine/kayıtlarına alternatif bir uygulama arayışı içine girmişlerdir. Böylelikle, bahçe izni uygulamaları ortaya çıkmıştır.
- Sonuç
Bahçe izni iş ve üretim sırları ile müşteri çevresini korumak isteyen işverenlerin rekabet yasağı kayıtlarına alternatif olarak, ihbar süresinde işçiyi işyerinden uzakta/evinde tutması şeklinde ortaya çıkmıştır. Bu izin, başlangıçta iş sözleşmesi bildirimli fesih ile sona eren işçinin işyerinden uzaklaştırma amacıyla uygulanmışsa da zamanla işverenler sözleşme özgürlüğü çerçevesinde işyerinde doğabilecek huzursuzlukları ve çatışmaları engellemek gibi başka sebeplerle de bu izne başvurmaktadırlar.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu
[1] https://www. jobsite.co.uk/worklife/garden-leave-mean-23271, (ET.:01.07.2024)
[2] Sulu, Muhammed: Ticari Sırların Korunması, 2. Baskı, On İki Levha Yayıncılık, İstanbul 2017, (Ticari Sır), s. 111
[3] Bahçe İzni (Garden Leave) ve Türk İş Hukukunda Uygulanabilirliği, Prof. Dr. Mustafa ALP - Dr. Öğr. Üyesi Asiye ŞAHİN EMİR, 12.05.2021
[4] İÜHFM C. LXXII, 2014, S. 2, s. 371
[5] Süzek, İş Hukuku, s. 348
[6] Çelik, Nuri/Caniklioğlu, Nurşen/ Canbolat, Talat: İş Hukuku Dersleri, Yenilenmiş 33. Bası, Beta Basım, İstanbul 2020, s. 326-330