Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hakkında Bilgi Bülteni
- Giriş
Türk Borçlar Kanunu’nda[1] (“TBK”) destekten yoksun kalma tazminatı, ölen kişinin desteğinden yoksun kalanların bu nedenle uğramış oldukları kayıplardan dolayı aldıkları tazminatı ifade etmektedir. Bağımsız bir alacak niteliğine sahip olan destekten yoksun kalma alacağı, geride kalan kişinin şahsına özel doğan ve kişiye sıkı sıkıya bağlı olan bir alacak olmakla birlikte[2] bu yönüyle doğrudan doğruya zarar görenin isteyebileceği tazminatlardan da ayrılmaktadır.
Ölüm şekli fark etmeksizin sorumluluk doğuran çoğu ölümden sonra geride kalanlar tarafından işbu tazminat talebinde bulunulmakta olduğundan uygulamada en çok görülen dava türlerinden birisi de destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalardır.
İşbu bilgi bültenimizde ise destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebilme koşullarından ve sonuçlarının neler olduğundan bahsedilecektir.
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Koşulları
- Desteğin Ölümü: Destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebilmesi için ön şart destek veren gerçek kişinin ölmüş ya da ölmüş kabul ediliyor olmasıdır. Bu sebeple, destek veren kişinin tedavi görüyor olması, kısmi veya tam iş göremez duruma düşmesi tazminatın talep edilmesine engeldir.
Bir ölüm söz konusu olmadan tazminat istenilebilmesi mümkün olmayıp, tazminat ancak ölümün gerçekleştiği andan itibaren istenebilecektir. Destekten yoksun kalma tazminatını diğer tazminat türlerinden ayıran en önemli husus da budur.
Bu noktada önemle belirtilmelidir ki; ölüm karinesi halinde ve gaiplik halinde de destekten yoksun kalma tazminatı istenebilir.[3]
- Ölümün Hukuka Aykırı Bir Eylem Sonucu Olması: Destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebilmesi için gerekli bir diğer koşul ise ölüm ya da benzeri hukuki sonuç doğuran eylemin hukuka aykırı bir fiil olması gerekmektedir.
Ayrıca, bahse konu hukuka aykırı eylem ile de ölüm sonucunun arasında mutlaka bir illiyet bağının var olması şarttır. Bu nedenle aslında hukuka aykırı olan eylemin herhangi bir nedenle hukuka uygun hale geldiği durumlarda -örneğin meşru müdafaa kapsamında kabul edilen eylemlerde- tazminat istenebilmesi mümkün değildir.
- Destek İlişkisinin Düzenli Olması ve Süreklilik Arz Etmesi: Düzenli ve sürekli bir yardım söz konusu olmadığı takdirde destekten yoksun kalma tazminatı talep edilebilmesi mümkün olmayıp, destek olan ile destek olunan arasında mutlaka düzenli olan ve süreklilik arz eden bir yardım ilişkisinin olması gerekmektedir. Burada bahsedilen ilişki hukuki ilişki olmayıp fiili bir ilişkidir.
Düzenli ve sürekli desteğin sadece maddi olması gerekmez. Ayni yardımda bulunulmuş olması, para verilmesi ya da bir hizmetin gerçekleştirilmesi şeklinde de destekte bulunulabilmesi mümkündür.
- Desteğin Bakım Gücü Sahibi Olması: Bir diğer önemli koşul ise desteğin hayatta olduğu süre zarfında birilerine bakma gücünün bulunmasıdır. Buradaki bakma kavramı destekten yoksun kalma tazminatının esaslı ögelerindendir.[4]
Bakım gücü, “bir kişinin kendi gereksinimlerini yerine getirdikten sonra ve normal gelir akışıyla uyumlu bir şekilde, bir miktar tasarruf ettikten sonra, ihtiyaç sahiplerine maddi veya manevi destekte bulunabileceği yeti” olarak ifade edilmektedir.[5]
Bakım gücünü engelleyici bir hastalık ya da başka bir sebep varsa destek ilişkisinin var olmadığı kabul edilmektedir. Bu noktada özellikle zihinsel engeller, sürekli özürlülük gibi durumlar veya ömür boyu hapis cezası gibi durumlar söz konusu ise bakım gücünü ortadan kalkmakta ve destek sağlama ilişkisi de ortadan kalkmaktadır. Ayrıca askerlik de sürekli desteğe engel olan bir durum yarattığından askerlik süresi boyunca bakım gücü yine ortadan kalkmış kabul edilir.[6]
- Desteğini Yitirenin Bakım İhtiyacı İçinde Olması: Bakım ihtiyacı olgusu destek verenin ölümü ile destek olunan kişinin sosyal hayatına uygun yaşam seviyesini maddi-manevi anlamda kaybetmesi anlamındadır.[7]
Önemle belirtilmelidir ki; sosyal hayat lüks yaşam olarak ele alınmamaktadır. Ayrıca, sadece parasal anlamdaki desteklik ilişkisi destek verenin bakımı olarak nitelendirilmez. Manevi anlamlı kayıplar da destekten yoksun kalma olarak kabul edilmektedir.
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Sonuçları
Açılacak olan dava sonucunda gerekli koşulları taşıyan sağ kalan eş ve çocuklar, anne -baba, kardeşler, nişanlı, akrabalar, burs verilen kişiler ve maddi yardımda bulunulan kişilerin destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilmesi mümkündür. Tazminat talebine ilişkin dava açmayanlar ile davasını başvuruya bırakanların payları ayrılarak sadece davacıların payları hakkında hüküm kurulmaktadır. Burada gerekli koşulların sağlanması üzerine verilecek olan talebin kabulü yönündeki mahkeme kararına göre ödenmesine karar verilen tazminat, sorumlu olanın, davacı lehine gelir (irat) ya da toplu bir meblağ (sermaye) ödemesi şeklinde olmaktadır. Ancak hangi türde ödeme yapılacağını belirleyecek olan ise hakimdir.
Destekten yoksun kalan kişi ölenin anne-babası ise zarar süresi yaşamlarının sonuna kadar, destekten yoksun kalan evlenirse evlilik gününe kadar, genel olarak erkek çocuklarda 18 kız çocuklarında ise 22 yaşına kadardır. Bu tür durumların gerçekleşmesi halinde tazminat alacağı destek olunan için sona erecektir.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu
[1] Bkz: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 53/3’de
[2] KILIÇOĞLU Tazminat Hukuku sh.167,ÇAKIRCA Yansıma Zararı sh.176, TUHR Borçlar Hukuku sh.384, IŞIKTAŞ Yasemin Somut Olayın Normla Bağlantılandırılması Örnek Olay, Farazi Destek Ankara Barosu
[3] GÖKYAYLA K. Emre Destekten Yoksun Kalma Tazminatı s.92–93.
[4] KILIÇOĞLU Tazminat Hukuku 180, GÜNEREN Ali İş Kazası s.948, TEKİNAY Destekten Yoksun Kalma Tazminat sh.47
[5] SERATLI Destekten Yoksun Kalma Tazminatı sh.90.
[6] SERATLI Destekten Yoksun Kalma Tazminatı sh.91.
[7] TEKİNAY Destekten Yoksun Kalma Tazminatı s.49, ÇELİK Ahmet Çelik Destekten Yoksun Kalma Tazminatında Yoksun Kalınan Nedir Yargı Dünyası sayı:112 Nisan 2005 s.37.