Başkasının İş Ürününden Yetkisiz Yararlanma Haline İlişkin Bilgi Bülteni
- Giriş
Türk Ticaret Kanunu’nda (“Kanun”) haksız rekabet halleri sınırlı olmayacak şekilde hüküm altına alınmıştır. İşbu bilgi bülteninde, Türk hukuk doktrininde ve Yargıtay içtihatlarında kendisine çok fazla yer bulamayan bir haksız rekabet türü olan “başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma hali” irdelenecektir.
- Genel Olarak Başkalarının İş Ürünlerinden Yetkisiz Yararlanma
Kanun çerçevesinde başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma hali[1],
- kendisine emanet edilmiş teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden yetkisiz yararlanmak,
- üçüncü kişilere ait teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden, bunların kendisine yetkisiz olarak tevdi edilmiş veya sağlanmış olduğunun bilinmesi gerektiği hâlde yararlanmak,
- kendisinin uygun bir katkısı olmaksızın başkasına ait pazarlanmaya hazır çalışma ürünlerini teknik çoğaltma yöntemleriyle devralıp onlardan yararlanmayı kapsamakla birlikte fikri mülkiyet haklarını kapsamamaktadır.
Kanun’da geçen iş ürünü kavramı, iş, faaliyet ve üretim ve sair unsurlar açısından önem taşıyan, fikri mülkiyet haklarından sayılmayan ve belli bir fikri ve/veya maddi çaba gerektiren teklif, hesap, plan gibi ürünleri ifade eder.[2] Bir başka ifadeyle iş ürünü, ya fiziksel objeler ya da maddi olmayan ancak fiziksel olarak algılanabilen objeler olmak zorundadır. Çalışma ürünü ise, teklifler veya taslaklar gibi ön aşamayı değil, aksine bu aşamayı geçmiş ve tamamlamış piyasada kullanıma uygun ürünleri ifade etmektedir. İş ürününe örnek olarak ürün çizimleri, modeller, desenler, projeler, teklifler, iş planları ve formüller verilebilir.
Keza, iş ürününün kapsamına teklif, hesap veya plan gibi iş ürünlerinin dışında kalan, fikri mülkiyet haklarından olmayan ve işletme açısından iş, faaliyet veya üretim için önem taşıyan tüm ürünler de girmektedir.[3] Dolayısıyla, fikri mülkiyet hakları kapsamında değerlendirilmeyen ve işletme açısından iş, faaliyet veya üretim kapsamında değerlendirilen her türlü ürün Kanun kapsamında korumadan faydalanabilecektir.
Kendisine emanet edilmiş teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden yetkisiz yararlanmak :
Başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma halinde, başkasına ait iş ürününün, bundan yararlanan kişiye sözleşme veya ön sözleşme kaynaklı verilmesi söz konusudur. Bu iki düzenlemenin uygulanması açısından önemli olan iş ürünlerinin, bunlardan yararlanan kişiye verilmesidir. Yoksa iş ürünlerinden yararlanan kişinin, kendisine tevdi edilmeden iş ürünleri hakkında bilgilenip onlardan yararlanması durumu bu kapsamda ele alınmayacaktır.
Yine, işçilerin işleri dolayısıyla edindiği tecrübelerden kaynaklanan bilgileri daha sonra başka bir iş yerinde çalışması durumunda söz konusu bilgileri kullanması hali haksız rekabet kapsamına girmemektedir. Haksız rekabet teşkil eden bir “yararlanma”, ekonomik yarar elde etmeyi ve başkasının emeğiyle, haklı olmadığı halde sonuç almayı ifade etmektedir. Yararlanma, kazanç sağlama amacına yönelik veya mesleki her türlü kullanımı ifade etmekle beraber, kişisel kullanımlar yararlanma kapsamına dahil değildir.
Bir kimse, kendisine hak sahibi tarafından değil, ama başka bir kişi tarafından verilen veya sağlanan, üçüncü kişilere ait teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden, bunların kendisine yetkisiz olarak tevdi edilmiş veya sağlanmış olduğunu bilmesi gerektiği halde, bu iş ürünlerinden yararlanması durumunda haksız rekabete sebebiyet verecektir[4].
Üçüncü kişilere ait teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden, bunların kendisine yetkisiz olarak tevdi edilmiş veya sağlanmış olduğunun bilinmesi gerektiği hâlde yararlanmak :
Burada, üç şartın mevcudiyeti söz konusudur:
- İş ürünleri, yetkisiz kullanan kişiye doğrudan bu ürünlerin sahibi tarafından değil, üçüncü bir kişi tarafından tevdi edilmiş veya sağlanmış olmalı ve üçüncü kişinin bu ürünleri tevdi etme veya sağlama konusunda yetkisi bulunmamalıdır.
- Yetkisiz kullanımda bulunan kişi, iş ürünlerinin yetkisiz üçüncü kişilerce tevdi edildiğini veya sağlandığını bilmeli veya bilmesi gerekmelidir.
- Kendisine yetkisiz olarak tevdi edilen veya sağlanan tarafından iş ürünlerinin kullanılması veya onlardan yararlanılması gerekmektedir.
Bu üç şartın gerçekleşmesiyle iş ürünleri tevdi edilen veya sağlanan kişi dürüstlük kuralına aykırı davranmış olacak ve haksız rekabet meydana gelecektir.
Kanun’da geçen “çalışma ürünleri” teklifler veya taslaklar gibi ön aşamayı değil, aksine bu aşamayı geçmiş ve tamamlamış piyasada kullanıma uygun ürünleri ifade etmektedir. Bu düzenlemenin kapsamına pazarlanabilir veya piyasası olan nihai ürünlerin elde edildiği ara ürünler de dâhil olmak üzere her türlü çalışma ürünü girmektedir. Ayrıca sadece maddi değil, gayri maddi ürünler de kapsama dâhil edilebilecektir. Çalışma ürünü niteliğinde olmayan hizmet edimleri, fikirler ve taslaklar ise bu kapsamda kabul edilmeyecektir. İşbu bent ile başkasına ait piyasaya sürülmeye hazır çalışma ürünlerini modern üretim teknikleriyle daha az maliyetle çoğaltıp, zamandan ve sermayeden tasarruf elde ederek ilk üreten kişiye karşı haksız rekabet avantajı sağlanmasını önlemeyi amaçlanmaktadır.
Kendisinin uygun bir katkısı olmaksızın başkasına ait pazarlanmaya hazır çalışma ürünlerini teknik çoğaltma yöntemleriyle devralıp onlardan yararlanmak :
Burada da yine üç şart söz konusudur :
- Kişinin, yararlandığı çalışma ürünler, üzerinde uygun bir katkısının olmaması[5]
- Söz konusu çalışma ürünlerinin pazarlanmaya hazır halde olması[6]
- Çalışma ürünlerinin teknik çoğaltma yöntemleriyle devralınıp onlardan yararlanılmış olunması
Dolayısıyla bir çalışma ürünü, teknik çoğaltma yöntemleriyle devralınmış, ancak bunlardan yararlanılmamışsa bu düzenleme kapsamında haksız rekabet hali ortaya çıkmayacaktır.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu
[1] Bkz: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 55/1-c
[2] Karahan, Sami, Ticari İşletme Hukuku, 25. Baskı, Konya 2013, s. 233
[3] Pedrazzini/Pedrazzini, s. 190 N. 9.10
[4] Kanun koyucu bu hükümle özellikle, teklif, hesap veya plan gibi bir kişiye emanet edilmiş iş ürünlerinin, emanet edilen kişi tarafından başka bir işletmeye veya kişiye verilmesini engellemeyi amaçlamaktadır.
[5] Ürünler üzerinde uygun katkısı olan kişi, bu ürünler başkasına ait olsa da söz konusu pazarlanmaya hazır çalışma ürünlerini teknik çoğaltma imkânlarıyla devralıp yararlanabilecektir.
[6] Eğer çalışma ürünleri, kullanılmaya hazır durumda ve başka bir katkı yapılmasına gerek olmayacak şekilde ise pazarlanmaya hazır olduğu anlamına gelir.