Anonim Şirketlerde “Kaçış Klozu” Hakkında Bilgi Bülteni
- Giriş
Ticari hayatın vazgeçilmez unsurlarından bir tanesini oluşturan anonim şirketlerde kural olarak, şirket pay sahiplerinin paylarını serbestçe devredebilmesi esastır. Bu husus anonim şirketlere ismini de veren “anonimlik” özelliğine hizmet etmektedir.
Anonim şirketlerde her ne kadar payın serbestçe devredilebilmesi ilkesi geçerli ise de kanun koyucu tarafından nama yazılı pay ve pay senetleri bakımından bu ilkeye bir sınırlama getirmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“Kanun”) ilgili maddelerinde[1] genel itibariyle bu sınırlamaların esasları düzenlenmiş olmakla birlikte borsaya kote edilmemiş nama yazılı paylar bakımından anonim şirkete “kaçış klozu” adı verilen bir hak tanınmıştır.
İşbu bilgi bültenimizin konusunu oluşturan sınırlama ise nama yazılı paylar bakımından anonim şirkete tanınan bir hak olan kaçış klozudur.
- Genel Olarak Kaçış Klozu
Genel itibariyle kaçış klozu, şirketin devredilecek olan borsaya kote edilmemiş nama yazılı paylarının veya pay senetlerinin, anonim şirketin kendisi tarafından gerçek değeri ödenerek şirketin istemediği yeni pay sahiplerinin saf dışı bırakıldığı ve yabancılaşmanın önlendiği bir kurumdur.[2]
Kanun tarafından anonim şirkete böyle bir hak tanınmasının sebebi ise kaçış klozunun düzenlendiği ilgili maddenin[3] gerekçesinde; kişisel unsurları öne çıkan anonim şirketlerde şirketin yabancılaşmasının ve niteliklerini kaybetmesinin engellenmesi olarak açıklanmıştır.[4]
Kaçış klozunun kullanılmasının koşulları, aynı maddede öngörülen diğer sınırlamadan farklılaşmaktadır. Nitekim Kanun’da; anonim şirket tarafından “önemli sebep” oluşturan bir neden ileri sürülmesi gerektiği belirtilmiştir.[5]
Örneğin anonim şirket, şirket esas sözleşmesinde öngöreceği önemli sebebi ileri sürmek suretiyle payın devrine onay vermekten kaçınabilir. Bu durumda şirket herhangi bir şekilde ödeme yükümlülüğü altına girmeksizin pay devri engellenmektedir. Buna karşın şirket tarafından herhangi bir şekilde önemli sebep ileri sürülemiyorsa devredilmek istenen payların gerçek değerinin şirket tarafından ödenmesi önerilerek pay devrine engel olunabilmekte, yani kaçış klozuna başvurulabilmektedir.[6]
Önemle belirtmek gerekmektedir ki; anonim şirket, söz konusu payları kendi hesabına almayı önerebileceği gibi diğer pay sahipleri veya üçüncü kişiler hesabına da bu hakkı kullanabilir.[7]
Anonim şirketin kaçış klozunu kullanabilmesi için bu hususta şirket esas sözleşmesinde hüküm bulunmasının gerekip gerekmediği tartışmalıdır. Kaçış klozuna başvurulabilmesi için kaçış klozuna ilişkin hükmün esas sözleşmede açıkça düzenlenmesi gerektiği, nama yazılı payların şirketin onayı ile devredilebileceği yönünde esas sözleşmede hüküm bulunması gerektiği[8] veya önemli sebepler esas sözleşmede gösterilmek suretiyle nama yazılı payların devrinin şirketin onayına tabi tutulduğunun belirtilmesi gerektiği[9] yönünde farklı düşünceler bulunmaktadır.[10] Kaçış klozunun düzenlendiği Kanun’un ilgili maddesinin gerekçesinde ise[11] açıkça, kaçış klozuna başvurulabilmesi için esas sözleşmede hüküm bulunması gerekmediği belirtilmiştir.
Belirtelim ki Yargıtay tarafında da bu hususta ortak bir uygulama bulunmamaktadır. Öyle ki; Yargıtay tarafından verilen bir kararda anonim şirket tarafından kaçış klozuna başvurulabilmesi için esas sözleşmede hüküm bulunması gerekmediği belirtilmiş iken[12] başka bir kararda ise, “Anonim şirket tarafından satın alma önerisinin yapılabilmesi için esas sözleşmede nama yazılı payların devrinin anonim şirketin onayına bağlı olduğuna dair bir hüküm bulunmalıdır.” şeklindeki gerekçe ile pay devrinin şirket onayına tabi tutulduğuna dair esas sözleşmede hüküm bulunması gerektiği belirtilmiştir.[13]
- Sonuç
Anonim şirketlerin yabancılaşmasını önleme ve şirketin kendi menfaatlerini koruma amacına hizmet eden kaçış klozu kanun koyucu tarafından payların serbestçe devredilebilirliği ilkesine getirilmiş sınırlamalardan bir tanesidir. Şirketin söz konusu hakkını kullanabilmesi için ise bu hususta şirket esas sözleşmesinde hüküm bulunmasının gerekip gerekmediği konusunda farklı görüşler olmakla beraber Yargıtay uygulaması da net değildir.
Kanaatimizce; maddenin gerekçesinde de açıkça yer aldığı üzere anonim şirketin kaçış klozunu kullanabilmesi için bu hususta esas sözleşmede herhangi bir hüküm yer alması gerekmemektedir. Zira ilgili madde gerekçesinde bu husus vurgulanmış iken aksi yöndeki uygulama ve düşüncelerin kabul edilebilirliği yoktur.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu
[1] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m. 492 vd.
[2] Berber, B. (2024). Anonim Şirketler Hukukunda Kaçış Klozuna İlişkin Bazı Sorunların Değerlendirilmesi. Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 10(1), sf.291.
[3] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m. 493/1. (Şirket, esas sözleşmede öngörülmüş önemli bir sebebi ileri sürerek veya devredene, paylarını, başvurma anındaki gerçek değeriyle, kendi veya diğer pay sahipleri ya da üçüncü kişiler hesabına almayı önererek, onay istemini reddedebilir.)
[4] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m. 493 Gerekçesi, https://www.lexpera.com.tr/mevzuat/gerekceler/turk-ticaret-kanunu-madde-gerekceleri/1
E.T. 28/08/2024
[5] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m. 493/2
[6] Berber, B. (2024). Anonim Şirketler Hukukunda Kaçış Klozuna İlişkin Bazı Sorunların Değerlendirilmesi. Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 10(1), sf.296.
[7] YÜKSEL, s. 188.
[8] Poroy / Tekinalp / Çamoğlu, N. 1152a; Şener, S. 624; Bozkurt, Bağlam, S. 143; Bilgili / Demirkapı, S. 551; Cenkci, S. 103-104.
[9] Akın, S. 77-78; Sevi, S. 295; Yüksel, S. 166-167.
[10] Berber, B. (2024). Anonim Şirketler Hukukunda Kaçış Klozuna İlişkin Bazı Sorunların Değerlendirilmesi. Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 10(1), sf.297.
[11] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m. 493 Gerekçesi, https://www.lexpera.com.tr/mevzuat/gerekceler/turk-ticaret-kanunu-madde-gerekceleri/1
E.T. 28/08/2024
[12] Yargıtay 11. HD, 2014/17122 E. 2015/2152 K. 18/02/2015 T. (“6102 sayılı TTK’nın “borsaya kota edilmemiş nama yazılı paylar” başlıklı 493/1. Maddesinde şirketin, esas sözleşmede öngörülmüş önemli bir sebebi ileri sürerek veya devredene, paylarını, başvurma anındaki gerçek değeriyle, kendi veya diğer pay sahipleri ya da üçüncü kişiler hesabına almayı önererek, onay istemini reddedebileceği düzenlenmiştir. Bu maddeyle anonim şirkete, devre konu olan pay senetlerini gerçek değer üzerinden devralma önerisinde bulunabilme olanağı tanınması, şirkete haklı sebepler yanında sağlanmış, uygun görmediği devirlerden kurtulabilme olanağıdır. Bu suretle şirketin yabancılaşması veya niteliklerini kaybetmesinin önlenmesi amaçlanmıştır. Şirketin bu olanağı kullanabilmesi için ana sözleşmede hüküm bulunmasına gerek yoktur.”) https://karararama.yargitay.gov.tr/, E.T. 28/08/2024.
[13] Yargıtay 11. HD, 2016/8960 E. 2018/2472 K. 05/04/2018 T. https://karararama.yargitay.gov.tr/
E.T. 28/08/2024.