Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Şirketin Kamu Borçlarından Sorumlulukları Hakkında Bilgi Bülteni
- Giriş
Anonim şirket Türk Ticaret Kanunu’nda (“TTK”) “sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirket” olarak tanımlanmaktadır[1]. Bu tanımda yer alan “yalnız malvarlığıyla sorumlu” ifadesinin istisnasını anonim şirketlerin kamu alacaklarından doğan sorumluluk oluşturmaktadır. Bu anlamda anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin, şirketin temsilcisi sıfatına haiz bulunmalarından dolayı şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen kamu alacakları bakımından sorumlulukları bulunmaktadır.
İşbu bilgi bülteninde anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin bu sorumluluklarının kaynağı, kapsamı ve koşulları incelenecektir.
- Yönetim Kurulu Üyelerinin Temsilci Sıfatı ile Sorumlulukları Arasındaki İlişki
Anonim şirketin faaliyetlerini birinci elden yöneten ve şirketi üçüncü kişilere karşı temsil eden organ, şirketin kanuni temsilcileri olan yönetim kurulu üyeleridir.
Anonim şirketlerin kendisinden tahsil edilemeyen ve dolayısıyla ödenmeyen kamu borçlarından şirketin yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulması da üyelerin şirketin temsilcisi sıfatını haiz olmaları ile ilişkilidir. Bu doğrultuda anonim şirketin kendisinden tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu borçlarından anonim şirketin yönetim kurulu üyeleri sorumludur. Bu noktada yönetim kurulu üyelerinin kamu borçlarından sorumlu olması için şirkette pay sahibi olup olmadığının bir önemi bulunmamaktadır. Şirket hissedarı olan ve olmayan yönetim kurulu üyeleri de şirketin ödenmeyen kamu borçlarından aynı şekilde sorumlu olacaklardır.
- Kamu Alacağının Türünün Önemi ve İlgili Mevzuat
Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu, şirkette payı olmasına bağlı değişmese de ödenmeyen kamu borcunun türüne göre değişiklik göstermektedir. Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin şirketin ödenmeyen kamu borçlarından doğan sorumluluğu esasları temel olarak Vergi Usul Kanunu (“VUK”) ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un (“AATUHK”) ilgili maddelerinde[2] düzenlenmektedir[3]:
C.1. Ödenmeyen Vergi Borçları Açısından:
VUK uyarınca tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevler, kanuni temsilcileri tarafından yerine getirilir. Bu kişilerin söz konusu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınır. Dolayısıyla bir kusur sorumluluğu esası öngörülmüştür ve anonim Şirketin vergi ve vergiden doğan borçlarını ödemeyen kanuni temsilci sıfatındaki yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidilebilmesi için en önemli şart, verginin ödenmemesinde yönetim kurulu üyelerinin bizzat kusurlu olmaları gerektiğidir.
VUK hükümlerinin kapsamı gümrük ve tekel vergileri hariç olmak üzere genel bütçe, il özel idareleri ve belediyelere ait vergi, resim, harçlar ile bunlara bağlı vergi resim ve zamlar olarak belirlenmiştir[4]. Gümrük vergileri ise VUK kapsamı dışında olduğundan gümrük ve tekel vergileri için anonim şirket yönetim kurulu üyeler
Yönetim kurulu üyelerinin, şirketin vergi sorumluluklarından kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmelerine rağmen vergi borçlarının şirketten tahsil edilememesi durumunda, artık yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidilemeyecektir.
inin VUK kapsamında takibi söz konusu olmayacaktır[5].
Anonim şirketin vergi borçlarından yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulabilmeleri için gereken diğer bir şart, söz konusu vergi alacağının asıl borçlu olan şirketten tahsil edilememesidir. Bir başka ifadeyle, ancak asıl borçlu olan şirket tüzel kişiliğinden tahsilat yapılamaması halinde yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidilebilir. Bu anlamda yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu ikincil derecede bir sorumluluktur.
Son olarak, yönetim kurulu üyelerinin, anonim şirketin ödenmeyen vergi borçlarından sorumlu tutulabilmeleri için sorumluluk doğuran eylemin ilgili kişinin yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Şirketten tahsil edilememiş vergi ve vergiye bağlı borç başka bir yönetim kurulu üyesinin kanuni temsilci olduğu dönemde doğmuş veya ödenmesi gereken aşamaya gelmiş olsa dahi, sorumluluğun tespitinde önemli olan husus, ödevlerin hangi yönetici döneminde yerine getirilmediğidir.[6] Bu anlamda kendisinden önceki yönetim kurulu üyelerinin vergi sorumluluklarını ihlal etmelerinden dolayı mevcut dönemdeki yönetim kurulu üyesinin sorumluluğuna gidilemeyecektir[7].
C.2. Vergi Borçları Dışındaki Kamu Borçları Açısından:
AATUHK uyarınca tüzel kişilerin malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından tahsil edilir. Şirketi idare ve temsil işini yürüten yönetim kurulu üyeleri, murahhas üye ve müdürler şirketin zamanında ödenmeyen kamu borçlarından sorumludurlar. Buradaki sorumluluk, yukarıda bahsedilen vergi alacaklarının ödenmemesinden doğan sorumluluktan farklı olarak kusura dayalı bir sorumluluk değildir. Yönetim kurulu üyelerinin şirketin vergi borçları dışındaki kamu borçlarından sorumlu tutulabilmeleri için kusurlu olmalarına gerek yoktur.
Yine bir diğer şart olan alacağın asıl borçlu konumunda bulunan anonim şirketten tahsil edilememiş olması şartı, vergi borçları haricindeki diğer kamu borçları yönünden de mevcuttur. Bu anlamda ikincil sorumluluğu bulunan anonim şirket yönetim kurulu üyeleri, vergi borçları haricindeki kamu borçlarının bizzat şirketin kendisinden tahsil edilebildiği durumlarda herhangi bir şekilde bu borçlardan sorumlu tutulamayacaklardır.
Ödenmeyen her türlü kamu borçlarından anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulabilmesinin en temel şart ise talep edilmesi mümkün bir alacağın bulunmasıdır. Buna göre takibe konu edilen alacağın kanuni dayanaktan yoksun olması; böyle bir borcun doğmamış olması, kısmen veya tamamen ödenmiş olması veya zamanaşımına uğramış olması söz konusu kamu alacağının şirketten tahsiline engel olduğundan bu gibi hallerin mevcudiyeti yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidilmesine de engel oluşturacaktır[8].
C.2. Sosyal Güvenlik Kurumu Borçları Açısından:
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (“SGK”) başta prim alacakları olmakla birlikte özel iletişim vergisi, eğitime katkı payı ve idari para cezaları gibi alacakları bakımından anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun söz konusu olabilmesi için borcun zamanında ödenmemiş olması yeterlidir[9]. Anonim şirketin süresi içinde ödenmeyen SGK borçları AATUHK hükümlerine göre yönetim kurulu üyelerinden tahsil edilecek olup [10]; yönetim kurulu üyeleri, kusurları bulunmasa dahi, haklı bir sebebe dayanmaksızın ödenmemiş prim borçlarından sorumlu olacaklardır[11].
Önemle gerekir ki SGK alacakları için zamanaşımı süresi 10 yıldır. Bu süre içerisinde kurum tarafından tahsil edilemeyen alacaklar hakkında kurumun herhangi bir talep hakkı kalmamakla birlikte yönetim kurulu üyelerinin de sorumluluğuna gidilemez.
- Yönetim Kurulu Üyelerinin Rücu Hakkı
Gerek VUK gerek AATUHK uyarınca temsilciler ve teşekkülü idare edenlerin bu maddeler uyarınca ödedikleri kamu borçları için, asıl kamu borçlusuna rücu imkanı bulunmaktadır[12]. Buna göre anonim şirket tarafından ödenmeyen kamu borçlarını ödemek zorunda kalan yönetim kurulu üyeleri, ödedikleri bu borçlar için asıl borçlu sıfatındaki anonim şirkete rücu edebileceklerdir.
Yine, her ne kadar uygulamada öncelikle asıl borçlu sıfatındaki şirketin kendisine rücu edilmesi gerektiği yönünde bir anlayış bulunmaktaysa da yönetim kurulu üyelerinin önceden şirkete rücu etmeksizin doğrudan diğer yönetim kurulu üyelerine rücu etmesinin önünde bir engel bulunmamaktadır.
- Sonuç
Kamu alacaklarının toplum düzeni ve kamu hizmetlerinin devamlılığı açısından ne denli önem arz ettiği açık olmakla birlikte, bu alacakların tahsil edilmesi yöntemleri ayrıcalıklı kurallar ve farklı kanunlar ile belirlenmiştir. Bu anlamda ticari hayatın yapıtaşı niteliğindeki anonim şirketlerin ödenmeyen kamu borçlarından dolayı sorumlu oldukları, bu sorumlulukların yerine getirilmediği durumlarda ise tüzel kişiliğe haiz şirketlerin kanuni temsilcileri sıfatındaki yönetim kurulu üyelerinin söz konusu borçlardan dolayı sorumlu bulundukları hususu açıktır.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu
[1] 6102 numaralı, 13/1/2011 tarihli, 27846 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, m.329
[2] 6183 Numaralı, 21/7/1953 Tarihli, 8496 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun, mükerrer m.35, 213 Numaralı, 4/1/1961 Tarihli, 10705 Sayılı, Vergi Usul Kanunu m.10
[3] Önemle belirtmek gerekir ki ilgili AATUHK maddesi vergi ve vergiye bağlı alacaklar açısından uygulanmaz. Nitekim Danıştay’ın ilgili kararları da bu yöndedir: Danıştay VDDK, E:2006/27, K:2006/174; E:2002/610, K:2003/319; E:2002/611, K:2003/320; Danıştay 3. Daire E:1999/275, K:1999/3287; Danıştay 4. Daire, E:1997/2599 K:1998/246, Danıştay 7. Daire E:2002/4619, K:2003/3476; E:2000/1486 K:2000/1520; E:2000/2132, K:2000/2378
[4] 213 Numaralı, 4/1/1961 Tarihli, 10705 Sayılı, Vergi Usül Kanunu m.1, m.2
[5] Silahşör, M. (2016). Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Kamu Alacaği Sorumluluğu. Ticaret ve Fikri Mülkiyet Hukuku Dergisi, 2(1). sf.74
[6] Ibid, sf.75
[7] Danıştay 9. Daire, E:2010/2642, K:2013/4854 , Danıştay 9. Daire, E:2009/588, K:2012/3021
[8] Silahşör, M. (2016). Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Kamu Alacağı Sorumluluğu. Ticaret ve Fikri Mülkiyet Hukuku Dergisi, 2(1). sf.73
[9] Ibid, m.88/16
[10] Silahşör, M. (2016). Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Kamu Alacaği Sorumluluğu. Ticaret ve Fikri Mülkiyet Hukuku Dergisi, 2(1). sf.77
[11] Ibid
[12] 6183 numaralı, 21/7/1953 Tarihli, 8496 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun, mükerrer m.35
213 Numaralı, 4/1/1961 Tarihli, 10705 Sayılı, Vergi Usul Kanunu m.10