Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu Hakkında Bilgi Bülteni
A. Giriş
Tüm dünyada ve ülkemizde CoVID-19 virüsünün yarattığı “Pandemi” halinin olası sonuçlarına karşı birçok önlem alınmıştır. Alınan önlemler kapsamında, 17.04.2020 tarihinde 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (CoVID-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 7244 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un getirdiği en önemli değişikliklerden biri tüketim mallarına ilişkin yapılan düzenlemelerdir.
7244 sayılı Kanun’un 14. maddesiyle, Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’unda değişiklik yapılarak ek 1 inci madde eklenmiştir. Yapılan değişiklikle; üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerinin fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarına ilişkin düzenleme yapmak, denetim ve incelemelerde bulunmak, idari para cezası uygulamak ve her türlü tedbiri almak amacıyla Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu hayata geçirilmiştir. Ülkemizde yaşanılan Pandemi sürecinde, serbest piyasanın sağlıklı ve düzenli işlemesinin ve fahiş fiyat artışlarının önüne geçilmesi için oluşturulan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun işbu süreçte önemli bir rol oynayacağı düşünülmektedir.
B. Kanun İle Getirilen Değişiklikler
Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’una ek 1 inci madde ile “Üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılamaz. Üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamaz.” hükmü eklenmiştir. 7244 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce “aşırı fiyat” hususu, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (RKHK) 6. maddesinde değerlendirilmekteydi. RKHK’nun 6. maddesinde hâkim durumun kötüye kullanılması yasaklanmış olup hâkim durumun kötüye kullanılması halleri örnekleme yoluyla belirtilmiş olduğundan mevcut uygulamada aşırı fiyatlandırma, RKHK madde 6 kapsamında kabul edilmektedir. Madde metninde bahsedilen kötüye kullanma; genel olarak hâkim durumdaki teşebbüsün mal vermeyi kesme, yıkıcı fiyat uygulama gibi araçları kullanarak rakiplerine zarar vermesi veyahut rakiplerini pazar dışına çıkarmaya çalışmasıdır. Bunlara ilaveten, hâkim durumdaki teşebbüsün, satımda aşırı yüksek veya alımda düşük fiyat uygulamak, haksız ticaret koşulları koymak gibi araçları kullanarak ticari ilişki içinde olduğu sağlayıcıların ve müşterilerin ekonomik açıdan sömürülmesi de kötüye kullanma olarak nitelendirilmiştir. Görüldüğü üzere ilgili madde metni hâkim durumda olmayı değil, onun kötüye kullanılmasını yasaklamaktadır. Gerçekten hâkim durumda olan işletmenin davranışları haksız bir sömürüyü doğruyorsa, bu kötüye kullanma niteliğindedir. Buna göre, Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’una eklenen ek 1 inci maddeyle “aşırı fiyat” artışları hem Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’u, hem de Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u ihlal edecektir.
Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinde ise; mal veya hizmetlerin alım-satım fiyatlarının sabitlenmesi, rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri yasaklanmıştır. RKHK’nun ilgili maddesine göre teşebbüsler arası anlaşmalar rekabeti sınırlayıcı amaçlı olmasa bile, uygulandığı zaman fiilen rekabeti sınırlayıcı etkiler doğuruyorsa bu anlaşmayı yapan işletmelerin amaçlarının ne olduğuna bakılmayacağı hüküm altına alınmıştır.
7244 sayılı Kanunu ile Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’unda yapılan yeni düzenlemeyle, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’dan farklı olarak “aşırı fiyat” ve “stokçuluk” konusunda anlaşma, uyumlu eylem, rekabeti kısıtlayan karar veyahut teşebbüsün hâkim durumda olması gibi etkenler aranmamıştır. Görüldüğü üzere, Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikle Rekabet Kanunu’na kıyasla daha geniş bir uygulama alanı yaratılmıştır.
7244 sayılı Kanun ile oluşturulan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’na fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarına ilişkin düzenleme yapmak, denetim ve incelemelerde bulunmak, idari para cezası uygulamak ve her türlü tedbiri almak gibi yetkiler tanınmıştır. Üreticilerin, tedarikçilerin ve perakendecilerin piyasadaki konumlarına bakılmaksızın, fahiş fiyat artışı yaptığı tespit edilir ise Kurul tarafından 10.000,00 TL’den 100.000,00 TL’ye kadar idari para cezası uygulanacaktır. Bununla beraber, serbest piyasanın sağlıklı ve düzenli işlemesini engelleyen, serbest rekabeti bozan yani stokçuluk faaliyetlerinde bulunan işletmelere de Kurul tarafından 50.000,00 TL’den 500.000,00 TL’ye kadar idari para cezası uygulanacaktır.
Bu aşamada, teşebbüslerin eylemlerinin hem Rekabet Kanunu hem de Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’u kapsamına girmesi halinde ne olacağı hususu önem arz etmektedir. Hem Rekabetin Korunması Hakkında Kanun hem de Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamına giren eylemler söz konusu olduğunda her iki idari makam tarafından, aynı davranış için birden fazla idari para cezası uygulaması söz konusu olabilecektir. Hal böyle olunca, “Ne Bis İn İdem” (ya da “non bis in idem”) ilkesi gündeme gelecektir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 7 no’lu Protokolü’nün 4. Maddesiyle bağlayıcı hale gelen Ne Bis İn İdem ilkesi kısaca; kişilerin, bir suçtan dolayı yalnızca bir defa yargılanması ve bir defa cezalandırılmasıdır. Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun görevleri ile çalışma usul ve esaslarını belirtilen yönetmelik işbu aşamada henüz yayımlandığı için Haksız Rekabet Kurulu kapsamındaki davranışların nasıl tanımlanacağı ve Rekabetin Korunması Hakkında Kanun ile örtüşüp örtüşmeyeceği henüz tartışmalıdır.
C. Sonuç
Sonuç olarak, 7244 sayılı “Yeni Koronavirüs (CoVID-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile kurulan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun tüketicinin ve müşterilerin korunması açısından önemli bir gelişme olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun oluşumu, 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında yer aldığı için Kurul’un faaliyetleri ve denetim yapma yetkisi perakende piyasasında yer alan üretici, tedarikçi ve işletmelerine yönelik olacaktır. Kurul, perakende sektöründe yer alan teşebbüslerin fahiş fiyat uygulaması ve stokçuluk eylemlerinde bulunması halinde; anlaşma, uyumlu eylem, rekabeti bozucu karar ve teşebbüslerin hâkim durumda olup olmadığına bakmaksızın, işletmelerin kanuna aykırı eylemlerinden ötürü yaptırımda bulunabilecektir. Bu nedenlerle, perakende sektöründe yer alan tüm işletmelerin fiyat politikalarını ve stoklarını Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun belirleyeceği koşullara uygun hale getirmesi önem arz etmektedir.
Saygılarımızla,
Gülaç Hukuk Bürosu